Turkish Vocabulary: Vacation
Learn basic Turkish words (vacation) in this Turkish video lesson!
Learn the words and read and listen to the examples.
Turkish Vocabulary: Vacation
Download Turkish language courses (A2) for self-study!
"Vacation" Words in Turkish Language
Bavul hazırlamak = To pack up
Akşam yolculuğa çıkıyorum. Eve gidip bavulumu hazırlamam gerekiyor. Sonra görüşürüz!
Denize girmek = To have a swim
Biz doğa yürüyüşünden sonra plaja gittik ve denize girdik.
Doğa yürüyüşü = Hiking, trekking
Doğa yürüyüşü, Fethiye geziniz sırasında, yapılacak en iyi şeylerden biridir.
Eğlenceli = Entertaining, amusing, fun
Biz dün bir tekne turuna çıktık. Tur çok eğlenceliydi. Hepimiz çok eğlendik ve iyi vakit geçirdik.
Gezi = Trip, sightseeing
Biz kahvaltıdan sonra bir geziye çıkıyoruz. Sen de bizimle gelmek ister misin?
Gezmek = To walk around, go sightseeing
Ben tatile gittiğim zaman gezmeyi ve fotoğraf çekmeyi çok seviyorum.
Geziye çıkmak = To go on a trip, sightseeing
Biz yarın sabah geziye çıkıyoruz. Önce tarihi yerleri gezeceğiz, sonra denize gidip yüzeceğiz.
Güneş gözlüğü = Sunglasses
Bugün hava çok güneşli. Bence şapkanı ve güneş gözlüğünü yanında al.
Güneşlenmek = To sunbathe
Ben bugün plaja gitmek, yüzmek ve güneşlenmek istiyorum. Sen ne yapmak istiyorsun?
Hediyelik eşya = Souvenir
Bakar mısınız, buralarda hediyelik eşya dükkanı var mı?
Her şey dahil = All inclusive
Bu yaz her şey dahil bir otelde tatil yapmak istiyoruz.
(Uçak) İnmek = To land
Sayın yolcularımız, uçağımız on dakika içinde Antalya Havaalanı’na inecek.
(Uçak) Kalkmak = To depart, leave
Uçağımız saat kaçta kalkıyor?
Keyifli = Enjoyable
Biz geçen yaz Bodrum’da çok keyifli bir tatil geçirdik. Bu yıl tekrar Bodrum’a gidiyoruz.
Manzara = View
Otelimizin manzarası muhteşem! İyi ki, bu otelde kalıyoruz.
Plaj = Beach
Ben bugün plaja gitmek, yüzmek ve güneşlenmek istiyorum. Sen ne yapmak istiyorsun?
Rehber = Guide, guidebook, tourist guide
Rehberimiz bizi tarihi yerlerde gezdirdi ve müzeler, binalar ve caddeler hakkında bilgiler verdi.
Rezervasyon yaptırmak = To book
İyi günler, bu akşam iki kişilik bir masa için rezervasyon yaptırmak istiyorum.
Sahil = Coast, shore
Biz her sabah kahvaltıdan sonra sahilde yürüyüş yapıyoruz.
Sırt çantası = Backpack
"Güneş kremi nerede?" "Sırt çantamın içinde."
Tarihi yerler = Historical places
Ben tatildeyken tarihi yerlere gidip fotoğraf çekmeyi çok seviyorum.
Tekne turu = Boat trip
Biz dün bir tekne turuna çıktık. Tur çok eğlenceliydi. Çok eğlendik.
Tatile çıkmak = To go on holiday
Biz hafta sonu tatile çıkıyoruz. Otele vardığımız zaman size haber vereceğiz.
Tatil köyü = Holiday resort
Geçen yıl her şey dahil bir tatil köyünde harika bir tatil yaptık.
Tatil yapmak = To have a holiday
Ben bu yıl çok çalıştım ve çok yoruldum. Bu yaz güzel bir tatil yapmak ve dinlenmek istiyorum.
Tura çıkmak = To go on a tour
Tatilimde tura çıktım, tarihi yerleri gezdim, yeni insanlarla tanıştım ve bol bol fotoğraf çektim.
Turizm sezonu = Tourism season, high season
Yakında turizm sezonu başlayacak. Buralar turist dolacak.
Yanmak = To burn; get a suntan
Galiba plajda çok fazla güneşlendim. Bütün vücudum yandı.
Yolculuk = Journey
Biz İstanbul’dan Marmaris’e otobüsle gittik. Yolculuğumuz biraz uzun sürdü ama otobüsümüz çok rahattı.
End of this Turkish vocabulary list.